
Bugüne kadar yapılan gözlemler, galaksilerin ve karanlık maddenin “kozmik ağ” olarak tanımlanan dev bir iskelet üzerinde dizildiğini; bu ağın en büyük bileşenlerinin ise milyonlarca ışık yılı boyunca uzanan kozmik filamentler olduğunu ortaya koymuştu. Galaksilerin dönüşlerini şekillendiren bu dev kozmik yapıları incelemeye devam eden bilim insanları, geçtiğimiz günlerde devasa bir kozmik yapıyla karşılaştı. 5.5 milyon ışık yılı boyunca uzanan bu kozmik filament, bugüne kadar keşfedilen en büyük dönen yapı olma özelliğini taşıyor. Oxford Üniversitesi öncülüğünde yürütülen çalışma, hidrojen açısından zengin 14 galaksinin adeta bir zincir hâlinde bu filament boyunca dizildiğini gösteriyor. Dünya’dan yaklaşık 140 milyon ışık yılı uzaklıkta bulunan bu dev filamentin hem toplu hâlde döndüğü hem de içindeki galaksilerin bu döngüyle uyumlu bir şekilde hizalandığı belirtiliyor.. Araştırmacılar, yapının yalnızca devasa boyutuyla değil, galaksilerin kendi dönüşleriyle filamentin toplu hareketi arasındaki eşsiz senkronizasyonla da önemli bir keşif olduğunu vurguluyor.
Yeni Keşif, Galaksilerin Davranışları Hakkında Önemli İpuçları Barındırıyor
Filament üzerindeki her galaksi kendi ekseninde dönerken, aynı zamanda tüm platform, yani filament de dönüyor. Bu çift katmanlı hareket, galaksilerin neden belirli bir yönde döndüğünü anlamaya çalışan astrofizikçiler için önemli ipuçları barındırıyor.
Bu filamentin ortaya çıkarılmasında hem radyo hem de optik dalga boylarında çalışan dev teleskopların birlikte kullanılması kritik rol oynadı. Güney Afrika’daki MeerKAT radyo teleskobu sayesinde galaksilerin sahip olduğu nötr hidrojen dağılımı ayrıntılı biçimde haritalandı; aynı bölgeye ilişkin optik veriler ise DESI ve SDSS taramalarıyla desteklendi. Bu birleşik veri seti, aynı uzaklıkların çevresine dizilmiş galaksilerin yalnızca konum olarak değil, dönüş yönü ve açısal momentum açısından da belirgin bir hizalanma gösterdiğini ortaya koydu.
Bu bulgular, galaksi oluşum modellerine yeni bir katman ekliyor. Eski modellerde galaksilerin dönüş hızının büyük ölçüde yerel süreçlerle belirlendiği düşünülüyordu; ancak bu gözlem, büyük ölçekli yapının galaksi dinamikleri üzerindeki etkisinin sanılandan çok daha güçlü olabileceğini gösteriyor. Hidrojen açısından zengin galaksilerin aynı yönde dönmesi ve bunu filamentin kendi rotasyonuyla uyumlu şekilde yapması, açısal momentumin kozmik ağ boyunca nasıl aktarıldığına dair güçlü ipuçları sağlıyor. Dr. Madalina Tudorache, bu yapının gelecekte galaksi hizalanmalarının modellenmesinde kritik bir referans noktası olacağını söylüyor.
